Murat Dağı’nda Altın Madeni Girişiminde Yeni Gelişme: Danıştay’dan Keşif Kararı

Murat Dağı’nda Altın Madeni Girişiminde Yeni Gelişme: Danıştay’dan Keşif Kararı

Kütahya’nın Gediz ilçesinde bulunan Murat Dağı’nda altın madeni çıkarmak isteyen bir maden şirketinin ısrarlı çabaları devam ediyor. Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın, bölge halkının yoğun tepkisi ve 10 binden fazla insanın “Murat Dağı’nda altın madeni değil, su istiyoruz” dilekçesi üzerine şirketin ÇED dosyasını reddetmesiyle süreç mahkemeye taşınmıştı.

Gediz Belediye Başkanı ve köy muhtarlarının çabalarıyla haberdar olunan davada, yerel halkın müdahil olmasıyla İdare Mahkemesi maden şirketinin aleyhine karar vermişti. Ancak bu karar Danıştay tarafından bozuldu.

Danıştay, dava dosyasını İdare Mahkemesi’ne geri gönderirken, gerekçe olarak “bölge turizminin ve bölgedeki tarım ve hayvancılığın olumsuz etkilenip etkilenmeyeceğine ilişkin hiçbir değerlendirmeye yer verilmemiş olmasını” gösterdi. Danıştay, İdare Mahkemesi’nden “başta çevre mühendisi olmak üzere seçilecek yeni bir bilirkişi heyetiyle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılması” yönünde talepte bulundu.

Bu gelişme üzerine Gediz Nehri Havzası Fırdan Çevre Korum Derneği Üyesi Ramazan Kurt bir açıklama yaparak, ilk günden beri maden şirketinin pes etmeyeceğinin farkında olduklarını dile getirdi. Kurt, “Yılan uyur, madenci uyumaz. Sinsi sinsi köşesinde bekler, kendince fırsatını bulduğu anda yeniden başını gösterir” ifadelerini kullandı.

Açıklamasında ormanların yok olacağı, su kaynaklarının zarar göreceği, toprak ve havanın kirleneceği, çocukların geleceğinin tehlikeye atılacağı ve bölge halkının susuzlukla karşı karşıya kalacağı endişelerini dile getiren Kurt, maden şirketinin tek derdinin para olduğunu vurguladı.

Daha önceki davaya müdahil oldukları için şirketin bilirkişi keşfini “kaçırmayacağını” belirten Kurt, 2019’da olduğu gibi yine binlerce yaşam savunucusuyla birlikte keşifte hazır bulunacaklarını ifade etti. Kurt, mücadelelerinin “Yaşat ki yaşayabilesin” şiarıyla su ve hayat düşmanlarına karşı korku, bereketli toprakların evlatlarına ise umut ve gurur olacağını söyledi.

Ayrıca, Murat Dağı çevresindeki diğer madencilik faaliyetlerine de dikkat çeken Kurt, Karaağaç bölgesinde altın madeni açma girişimlerinin ve Çukurören ile Uğurluca köylerinde antimon kapasite artırımı çabalarının bölge için büyük bir tehdit oluşturduğunu belirtti. Antimon madeni bulunan köylerin sularında arsenik tespit edildiğini ve şirket yetkililerinin bu durumu “suları zaten arsenikli akıyordu” şeklinde savunmaya çalıştıklarını ifade eden Kurt, birlik olarak mücadele ederek kazanacaklarına inandıklarını sözlerine ekledi.

Bölge halkı, Danıştay’ın keşif kararıyla birlikte Murat Dağı’ndaki altın madeni mücadelesine yeniden odaklanmış durumda. Suyun ve toprağın korunması için verilecek bu yeni mücadelede, geniş bir katılım bekleniyor.

RECEP BAYSAL