Üreticilerin teşvik edilmesi amacıyla Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) tarafından 180 dönümlük alana ekilen yağlık ayçiçeği ve tıbbı aromatik bitkilerin tozlaşması için bölgeye özel olarak yerleştirilen arıların ilk bal hasadı yapıldı.
Üreticilerin teşvik edilmesi amacıyla Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) tarafından 180 dönümlük alana ekilen yağlık ayçiçeği ve tıbbı aromatik bitkilerin tozlaşması için bölgeye özel olarak yerleştirilen arıların ilk bal hasadı yapıldı.
Arıların kovanları, DPÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyokimya Bölümü Öğretim Görevlisi Sema Çetinkaya ve DPÜ Arıcılık Bölümü öğrencisi Veysel Kaya tarafından açıldı. Çetinkaya ve Kaya, kovanlarda kaliteli bal petekleriyle karşılaşmanın sevincini yaşadı.
Arı ile çalışmalarına yönelik vermiş oldukları destek ve teşviklerinden dolayı hocalarına teşekkür eden DPÜ Fen Edebiyat Fakültesi Biyokimya Bölümü Öğretim Görevlisi Sema Çetinkaya, ”Çalışma alanım arılarla alakalı. Üniversitemiz üreticilere destek amaçlı polinasyonu arttırmak sebebiyle arılarla ilgili ilk çalışmasını bu yıl destekledi ve arılardan ilk hasadımızı gerçekleştirdik. İlk bal hasadımızda beklenen ve istenen olumlu pozitif yönde etkilerin olduğunu gözlemledik. Bugün Ağustos ayında Kütahya şartlarında birçok çiftçinin isteği üzerine verimli bir arıcılık ve bal hasadı olduğunu düşünmekteyiz. Bu konuda bana başından sonuna kadar destek olan öncelikle Danışman hocam Prof. Dr. Hayri Dayıoğlu’na, Rektör hocam Prof. Dr. Kazım Uysal’a, proje danışmanımız Dr. Öğretim üyesi Süleyman Topal’a, proje boyunca benimle çalışan, benden hiçbir desteğini esirgemeyen Veysel Kaya’ya teşekkür ediyorum. Veysel Kaya, bizim üniversitemizin kurmuş olduğu arıcılık topluluğunda gönüllü çalışan öğrencilerden bir tanesi. Babadan itibaren ailecek arıcılıkla uğraşıyorlar. Kendileri Tarsus’ta arıcılık yapıyorlar, ama biz şartlar, çalışma koşulları, flora, polinasyon bunların hepsini deneysel olarak gözlemlemek amaçlı Kütahya’da da ayçiçekleriyle ilgili bu çalışmanın pozitif yönde etkili olduğunu hep birlikte gördük” dedi.
“Arı merasına ihtiyacımız var”
“Çiçek arısız, arı çiçeksiz düşünülemez” diyen Sema Çetinkaya, ”Bizim en büyük isteğimiz şu, bütün üreticilere de şunu söylemek istiyorum, siz balınızın içeriğini değiştirebilir, polinasyonu arttırabilirsiniz, ilaç kıvamında bal üretebilirsiniz, propolis, arı sütü üretebilirsiniz. Ama flora, polinasyon çok önemli. Arıların en büyük desteğinin polinasyon olduğunu hepiniz biliyorsunuz, hepimiz biliyoruz. Üniversitemiz aslında bize bunu sağladı. Bizim için bir arı merası oluşturdu. Başından beri hep istediğimiz bir şeydi bu. Arılarımız için bir arı merasına ihtiyacımız var. Rektör hocama sonsuz teşekkürlerimi sunuyorum. Bizim için pestisit olmayan arazilerde hem bitkisel anlamda pozitif yönde ürün artışını sağlayabilmek için, hem arı ürünlerinde pozitif yönde ürün artışını sağlayabilmek için araziler tamamen arılar için uygun elverişli koşullara getirildi. Biz bundan şunu görüyoruz aslında, çiçek arısız, arı çiçeksiz düşünülemez” ifadelerini kullandı.
Arıcılık mesleğinin kendisine babadan gelme, babadan yadigar olduğunu söyleyen öğrenci Veysel Kaya, ”Burada bu çalışmayı yapmak gerçekten gurur verici. Arıcılığı bana öğreten babama buradan çok teşekkür ediyorum. Bizim buradaki hedefimiz, amacımız üniversitedeki bu işle ilgilenmek isteyen öğrencilere arıcılığı öğretmek ve yaygınlaştırmak” şeklinde konuştu.